- Merve Karataş
- 6 gün önce
- 1 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 6 gün önce
Çoğu insan Fortuna'yı Carl Orff'un 1930'larda bir 13. Yüzyıl şiirine yaptığı beste ile tanır. Yunan mitolojisindeki karşılığı Tyche olan Fortuna, roma mitolojisinde kader tanrıçasıdır.
Adalet tanrıçası Iustitia ile Fortuna'nın önemli bir ortak noktası vardır: İkisi de bağlı gözleri ile kör ve tarafsızdır. Lakin Iustitia adaletin tecessümü olarak dengeli iken Fortuna dengesizdir. Adalet tanrıçasının aksine kader tanrıçası, tüm ahlaki motivatörlerden azat ve spontandır.
"Fortuna caeca est." deyiminden "kör talih" kişileştirmesinin antik medeniyetlere dayandığı anlaşılabilir. Laelius de Amicitia'da Cicero şöyle buyurur: "Non enim solum ipsa fortuna caeca est, sed eos etiam plerumque efficit caecos, quos complexa est." (Talihin yalnızca kendisi kör değildir, o genel olarak kucakladıklarını da kör eder.")

Roma döneminin en eski anıtlarından, Gülhane parkında kıymetli bir miras olan Gotlar Sütunu'nda da Fortuna'nın adına rastlanır. Gotlara karşı kazanılmış bir zafer sonucunda 3. asırda dikilmiş olan bu anıtın kitabesi;
"Fortunae reduci ob devictus gothos" "Gotların mağlubiyeti nedeniyle dönen Fortuna'ya"
ifadesini üzerinde taşır.
Kıssadan hisse: Tanrıçalar ölür, sözcükler kalır. "Fortuna" olarak İtalyancaya, "fortune" olarak İngilizceye ve Fransızcaya geçen bu eski kelime anlamını korurken, Nişanyan'a göre Piri Reis'in Kitâb-ı Bahriye'sinde:
"fortuna-yile kıble canibine gitdükden sonra..."
şeklinde bir anlatım mevcuttur. Anlaşılabileceği üzere pek çok Avrupa dilinde "talih" veya "servet" gibi anlamlara sahip olan "Fortuna" sözcüğünün Türkçeye "fırtına" olarak geçmiş olması muhtemeldir.